Turgut Uyar Sözleri

Turgut Uyar Sozleri

Bu Sayfada Birbirinden Güzel Turgut Uyar Sözleri Yer Almaktadır , Turgut Uyar Sözlerini Okuyup Arkadaşlarınız İle Veya Sosyal Platformlarda Paylaşabilirsiniz.

Ey gönül! Şimdi sorarım sana, hangi aşk daha büyüktür? Anlatılarak dile düşen mi, anlatılmayıp yürek deşen mi?

Ağlanacak halimize gülüyoruz, deyip kızıyorlar. O da bir şey mi? Ölünecek halime yaşıyorum ben…

Sevmek… bir bütün nereden baksan, Ne ayıp, ne günah, ne de uygunsuz, Kolların da, ağzın da yüreğe katılması…

Yaptıklarıyla değil yapmadıklarıyla kırar insan sevdiğini. Ve söylediklerinden çok söylemedikleriyle.

…Kimse yoktur umut etmemeyi önleyecek, Çünkü umut kaçınılmaz gelecektir, Bütün gümbürtüsüyle, Umut kaçınılmaz gerçektir çünkü…

Okuduğunuz bir kitaptan sonra nasıl aynı kalabilirsiniz ki? Sayfalarınız buruşur, Satırlarınızın altı çizilir, İçiniz dolar, Gönlünüz dolar.

Çare aramadım zannetme, ben bütün çıkmaz yolları zorladım.

Belki de asıl ustalık budur, her zaman acemi olmayı bilmek.

Bir başka lezzet var hayatta ela gözlüm, öteki âlemleri bilmek istemem. Şöyle bir içten öpmeni senin binlerce cennete değişmem.

Bu gece kayık düşlerden birine benzer, Dört yanım karanlıkta, Büyük rüzgârlarda savrulacağız, Öylece dur kollarımda öylece, Karanlıkta telaşla seni hatırlıyorum.

Bazen sadece onun sende bıraktığı izleri özlersin. Her şarkıda ayrı bir hatıra saklıdır sanki; istesen de silemezsin.


Bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur… Herkes seni sen zanneder. Senin sen olmadığını bile bilmeden, Sen bile. Seni ben geçerken, Derim ki, Saati sorduklarında; Onu ”O” geçiyordur.

Evet, önümüz bahardır biliyorum. Leylaklar açacak biliyorum, kiraz da çıkacak yakında. iyi şeyler söylemek de gerek biliyorum. sevgilim, güzelim, bir tanem biliyorum da şimdilik bağışla. İyi ki geçtin bu topraklardan!


Dünya ne kadardı dedim: Mavi kadardı, dedi.

Az sözle çok şey anlatacaksın.. “Seni seviyorum” diyeceksin sadece.. Ama öyle her zaman değil.. Yalnızca hissettiğinde..

Ben bir yalnızlıktayım; hep bekliyor, hep özlüyorum. Bazen şarkı bitiyor ama tekrarlıyor, hep tekrarlıyor. Sonra bir daha, sonra tekrar, tekrar. Adını anmak incitiyor. Sus diyorum kendime, olmuyor…

…Ve sanırım bu ilk bende olmuyor, Çünkü denize bulaştım. Bunu ellerimin maviliğinden anlıyorum.

Uğruna bir şeyler yaptığınız için pişman ettirmeyecek insanlar için çabalayın, sizin verdiğiniz bütün emekleri görmezden gelen insanlar için değil. Çünkü bir şeye boşa emek verdiğinin farkına varmak kadar kırıcı bir şey yok hayatta.

Bırakılmış bir köşe başının en güzel tanımıdır adın…

El olduk efendim, velhasıl ziyan olduk, Ziyadesiyle.

Yaz yağmurları misali yıllarca, yağmış durmuşum kendi içime. Zaten dünya öyle dünya ki kim kime, herkes kendi derdinde anca, herkesin yüreği lime lime…

Başka havalar getir bana. İçinde biraz bahar olsun, biraz sen, biraz cumartesi…

Sana olmayan özlem bir şeye benzemiyor.

Hangi dilden olursa, bir şarkı isterim. İçimde kırık dökük besteler dolaşır. Kalbim avucumdadır artık, bir sahilden sesler gelir, kaybolur. Uzun uzun nefes alır sular, uzun uzun ağlamak isterim…

Ara sıra düşmüyor değil aklıma yabancı kadınların sıcaklığı. Ama Allah bilir ya, ne saklıyayım. Yanında ihtiyarlamak istiyorum.

Garip bir ağustos tadı damaklarımda. Hiç yaz gibi değil bu mevsim. Yaz, ben gibi değil. Ya ağustoslar bozuldu, ya ağzımın tadı.

Benim bir sevincim var yüzün artık akşam, bir çocuğun gülüşünü görüyorum nereye baksam.


Nasıl bir his biliyor musun? Oda çok geniş ama sığamıyorsun, bak kapı orada ama çıkamıyorsun, pencere açık ama nefes alamıyorsun.

Sen nereye ben oraya adım adım.. İnsan sevdikçe iyileşiyor, artık anladım..

Ben sevmezsem, seni sevmek kimselerin elinden gelmez.


Her kadın biraz gökyüzüdür, biraz çiçek, biraz serinlik, biraz hüzün, biraz hayattır. Ama daha çok ‘anne’ dir kadın, ne de çok yakışır.

Oysa gece tam yarısıdır bir günün ve daha güçlüdür gündüzden.

Senin duvarların var, ben o duvarları yıkamam, aşamam; ben o duvarları daha fazla çiçeklerle süsleyemem; kabullendim, bana hiç çözülmeyeceksin.

Keşke bir şiir okumuş, Bir kedi sevmiş olsaydınız. Belki bu kadar kirletmezdiniz dünyayı…

Bak bunu sakın unutma: her gözünü kapayan uyumaz, her veda eden de gitmiş sayılmaz.

Mecnun olup çöle düşmeyeceksen, ne Leyla’yı çağır, ne de çölü incit.

Şimdi bir senin yanında iyi oluyorum. Başka hiçbir yerde değil…

Bu dünyada en iyi ben yenilirim. Dosta, düşmana, aşka.

O çiçek açmamışsa, mevsimi sen değilsindir.

Söylenir ve yarım kalır, bütün aşklar yeryüzünde, bir kaktüs bol sudan nasıl, nasıl çürürse, öyle…

Senin bir yönün var, Orada durur yaşarım…

Ben nasıl olsa sarhoş olurum, başımda, gözlerimde iliklerimde sevda. Ne şarap ne rakı bu başka, hiç bir şey benzemiyor aşka…

Bir insan birini yalnızken hatırlıyorsa sevmemiştir. Ansızın aklına gelip yalnızlaşıyorsa işte o zaman sevmiştir.

İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım, Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından, Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından, Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar, Şu aranıp duran korkak ellerimi tut, Bu evleri atla bu evleri de, Göğe bakalım.

Gönlümüzü söküp, her şey gönlünüzce olsun dediler.

Ağustos toparlandı gitti işte Eylül de gider bu gidişle

Artık bazı yolların dönüşü, bazı hataların özrü, bazı insanların ne imkânı ne anlamı var.

Belki de yağmura da gerek kalmazdı, insanlar bu kadar kirli olmasaydı.

Herkes birbirini anlamak zorunda değil ama sevdiğinizi anlayın yeter.


Biraz üzgünsün, biraz kırgın, biraz umutlu, biraz umutsuz, biraz mutlu… Fazlasıyla insan olmuşsun, üzülme O yara iyi ki var.

Çok şey vardı anlatılacak! O yüzden sustum! Birini söylesem diğeri yarım kalacaktı. Sen duydun mu sustuklarımı?

..bu dünyada yediğimiz ekmekler, içtiğimiz sular, karşı koymak içindir, kaçmak için değil!..

Kalbi hassas insanların cehennemidir, şu dünya denilen gezegen.


Belki bir kuruntudur yaralayan kalbimi, Her insan bir uyumsuzluktur ölü olmadıkça.

Üç kere üç dokuz eder bilirsin, birin karesi birdir, karekökü de bilirsin, “mutlu aşk yoktur” bilirsin.


Bıraktığın yerdeyim ama bıraktığın gibi değilim. Çok değiştim ve öğrendim; insanın toplanması için dağılması gerekiyormuş. Dağıttığın için teşekkür ederim.

Benim için vazgeçmek öyle kolay değildi. Sen kaygısızca uyurken ben bu balkonda senin yerine bile neleri oldurmaya çalıştığımı izah edemem.

Her ömrün bir Eylül’ü vardır.

Bu Sayfamızda Birbirinden Güzel Turgut Uyar Sözlerini Okudunuz,  Ayrıca Sizler de Sitemize Katkıda Bulunmak İstiyorsanız; Yorum Bölümüne Bildiğiniz özlü ve anlamlı Turgut Uyar Sözlerini Yazabilirsiniz.
Turgut Uyar Sözleri, Turgut Uyar Alıntıları, Turgut Uyar Özlü Sözleri, Turgut Uyar Anlamlı Sözleri ,Şairler ve Sözleri, Şairler ve Alıntıları