Charles Bukowski Sözleri

Charles Bukowski Sozleri

Bu Sayfada Birbirinden Güzel Charles Bukowski Sözleri Yer Almaktadır , Charles Bukowski Sözlerini Okuyup Arkadaşlarınız İle Veya Sosyal Platformlarda Paylaşabilirsiniz.

Bunun nasıl gerçekleştiğini anlatmak güç, anlayabilmeniz için yaşamanız gerek.İki kişi sekiz dokuz saat yumruklaştıktan sonra tuhaf bir kardeşlik bağı oluşur aralarında.

Sevmek belki bir şeydir; ama “sevildiğini bilmek” çok şeydir.

Eğer iki kişi arasında kalıyorsanız; ikinciyi seçin. Çünkü birinciyi gerçekten sevseydiniz, ikincisi olmazdı.

Ateşin içinden ne kadar iyi geçebildiğindir mesele.

Birisi için önemliysen, her durumda senin için zaman yaratır. Bunun dışındaki her şey bahanedir.

Yalnız kalmaktan daha kötü şeyler de vardır hayatta. Ama genellikle bir ömür alır bunun farkına varmak. O zaman da çok geçtir ve çok geçten daha kötü bir şey yoktur hayatta.

Onu sana tüm yaptıklarına rağmen affedebilirsin; zor olan onu affettiğin için kendini affedebilmektir.

Sıkıcı bir şeyi tarz katarak yapmak; işte buna ben sanat derim.

Anladım ki; hayatında birinin olmaması değil, birinin hayatında olamamakmış yalnızlık.

Boş insanlarla içi dolu hayaller kuramazsınız dostlarım.

Hayatta tahammül edemediğim bir şey varsa o da yapış yapış duygusallıktır!

Sen de bir gün boşuna ölmelisin; benim boşuna yaşadığım gibi.

Yılların bana öğrettiği şeylerden biri de bu oldu; Mutluluğu yakalamışsan sorgulama.

Size zamanını ayırmayan birine, asla kendinizi harcatmayın.

‘Tabağındaki her havuç ve bezelye tanesini yiyeceksin!” dedi babam. Yemeye başladım. Korkunçtu. Onları yiyordum sanki, inandıkları şeyi, oldukları şeyi.

İnsanların hakkımda ne düşündüğünü önemsemeyerek hayatımı on yıl uzattım.

En büyük acı, başkaları ile paylaşmaya cesaret edemediğin acıdır.

Tanrım, tanrım, çok tuhaf bir dünyada yaşıyoruz, dedi. “her şeyimiz var ama hiçbir şeyimiz yok.”

Harikulade düşünceler ve harikulade kadınlar kalıcı değildirler.

Geride bıraktıkların ileriye gitmeni engelleyecek, unutma ileri gidebilmen için arkadakileri unutman gerek

Kuşkusuz ki en büyük ön yargı; etrafımızdaki herkesi “insan” sanmamızdır.

Özgür ruhlar enderdir, ama görünce bilirsin – en basitinden onlarla veya yanındayken, iyi, çok iyi hissedersin.

Ağzından bal damlayan arının bile, kıçında iğne var. Ne güveni?

Biri sizi üzüyorsa, mutlaka mutlu ettiği başkaları vardır.

Bir kaplanı yakalayıp kafese koyabilirsiniz ama onu kırdığınızdan asla emin olamazsınız. İnsanlar daha kolaydır.

Daha çok yazları giderdik kumsala.Akşam yemeğine geç kaldığımızda evdekiler şikayet etmezlerdi.Tabanlarımızın su toplamasına da ses çıkartmazlardı. Ayakkabılarımızın topuklarının ve tabanlarının aşındığını fark ettiklerinde yerdik fırçayı.Topuk, taban ve yapışkan almaya yollarlardı bizi.

İnsanlar adaletsizliği sadece kendi başlarına gelince düşünüyorlar.

Yanınızda yutabileceğinizden fazlasını bulundurmayın: aşk, tutku ya da nefret.

Aşk, gerçekliğin ilk ışığında yok olacak bir sistir.

Yüce Tanrım, ben sana yaklaşma cesaretini kendimde ne hakla buluyorum? Zavallı bir sefil, bir günahkar sana nasıl yaklaşabilir?

Ahlaksız insanlar genelde kendilerini daha özgür sanırlar, ama daha çok nefret veya sevgiyi hissetme kabiliyetleri eksiktir.

Anlatacak çok şeyim olsa da, anlaşılmak istendiğimden emin değilim.

Cesur insanın hayal gücü kısıtlıdır. Korkaklık kötü beslenmenin bir sonucudur.

Hayat ile sanat arasındaki fark, sanatın daha katlanabilir olmasıdır.

Birine ihtiyaç duyuyordu insan. Etrafında öyle biri yoksa onu sen yaratmak zorundaydın, olması gerektiği gibi birini yaratırdın. İnsanın kendini aldatması, hile yapması gibi bir şey değildi bu…

Afrika’ya ilaç göndermeye karar vermiştik; fakat hepsinin üzerinde “tok karnına” yazıyordu.

Aslında hiç kaybetmedim; sadece sistemin istedikleri kazandı. Meteliksiz olabilirim; ama niteliksiz değilim.

Kelebeklerin ve arıların arzuladığı bir çiçek olmak varken, sinekleri cezbeden bir bok parçasıydım.

Bir metropol gazetesi, kötü haber yazmadan önce kendi nabzını ölçer.

Kimseye, sana ihanet etmesine izin verecek kadar güvenme.

Benim konularım bira içmek, at yarışları ve senfonik müzik dinlemekten ibaretti. Eksik bir hayat olduğu söylenemezdi ama hayatın tamamı da değildi.

Zaman unutturmaz, uyuşturur.

Unutma ki; yalnız olmak, yanlış yerde ve yanlış bir kalpte olmaktan iyidir.

Hangi çiçek, diğerini “sarı açtı” diye ayıplar? Hangi kuş “farklı ötünce” diğerine yasak koyar? Derisinden, dilinden ötürü öldürülüyor insanlar. Ah insanlar! Her şeyi bulup kendini bulamayanlar.

Hayat öyle bir şey ki ,sustuğunda konuşmadın diye pişman eder, konuştuğunda ise susmadığın için kahreder.

Acı olmasa şair ne yapar? Daktilo kadar elzemdir şair için acı.

Yorma kendini; bırak hayatına eşlik etmek isteyenler seninle gelsin.

Deha, çok derin anlamı olan şeyleri çok basit söyleme yeteneğidir.

Tanrının nerede olduğunu bilmek istiyorsan, ayyaşa sor.

Kalabalığa karışmak için hiçbir özellik gerekmez ama yalnız ve dik durmak için gerçekten çok şey gerekir.

Gerçek dostunun kim olduğunu öğrenmek istiyorsan hapse gir.

İnsan, geçmişin hasretçisi, geleceğin özlemcisi, yaşadığı anın şikayetçisidir.

Aklına sahip olmalısın, diye geçirdim içimden, asıl tehlike aklını kaçırmak.

Zor yola, kolay kişilerle çıkmak en büyük hatadır.

Bira içmek için buradayız ve hayatlarımızı öyle yaşamalıyız ki ölüm bizi almaya geldiğinde titresin.

Ya düşlerinin peşine düşmeyi seçersin, ya da olanları kabullenmeyi. İyiliklerinle güçlenir, keşkelerinle tükenirsin! Karar senin.

Kalbi kırmaya tek bir söz yeter; ama kırılan kalbi tamir etmeye ne bir özür, ne de bir ömür yeter.

Kentler insanları öldürmek için inşa edilirler, ve bazı kentler insana kısmetli gelir, bazıları gelmez. çoğu gelmez.

İnsanlardan nefret etmiyorum, sadece onlar etrafımda olmadığında daha iyi hissediyorum.

Büyük bir yazar beş yüz yılda bir geliyordu ve o sen değildin ve onlardan biri olmadığı da kesindi.

Egemenlik gerçekten milletin olduğunda hükümetlere gerek kalmayacak; o zamana kadar boku yedik.

Yaşayan bir Amerikan ayyaşı ölü bir Yunan tanrısından daha çok ilgilendirir beni.

Boşuna değildi insanların Tanrılara sığınması. Dayanılır gibi değildi yoksa.

Bir insanı sevmek mümkün mü sence? – İyi tanımadığınız biri ise belki.

Dünyanın sorunu, akıllı insanlar şüphelerle doluyken, aptalların özgüvenle dolu olması.

Acı hissetmemek duyguların kesintisi demektir; her çoşku şeytanla pazarlıktır.

Aşk bir emre dönüştüğünde, nefret hazza dönüşebilir.

Ölmek için hep yeterince erkendir ve daima fazla geç.

Aşk ne zaman biter biliyor musun? Bitti dediğinde yüreğin acımıyorsa.

Bazıları hiç delirmez. Ne korkunç hayat sürüyorlardır kim bilir!

Acıya kahkaha atabilmek sanatsa eğer, ben çok pahalı bir tabloyum.

Araba kullanmıyorum artık. dün gece arabamı iskeleden aşağı ittim. Tek bir şeye pişmanım.

Sığınak çukurlarında melek bulunmaz.

Gittiğinde ağlarsın, şarkılarda, filmlerde, ona-buna, her şeye ağlarsın. Aklın başına gelince de boşa harcadığın zamana ağlarsın.

Cesur bir adam ve bir korkak arasındaki fark şudur; Korkak bir aslan ile kafese girmeden önce iki kez düşünür. Cesur adam ise aslanın ne olduğunu bilmez. O sadece yapmış olduğunu düşünür.

Kendini iyileştirmek istiyorsan, yaralarının sahibini yok et, unut…

Garipliklere gülmek için ve hayatlarımızı, ölümün bizi almaktan ürpereceği kadar güzel yaşamak için buradayız.

Entelektüel basit bir şeyi karmaşık söyleyebilen kişidir; sanatçı ise zor bir şeyi kolay.

Kumar oynamazsan asla kazanamazsın.

Kölelik kaldırılmadı, sadece bütün renkleri kapsayacak biçimde genişletildi.

Eğer ruhunuzu kaybediyorsanız ve bunun farkındaysanız, hala kaybedecek bir ruhunuz var demektir.

Dengeli insan delidir.

Bu Sayfamızda Birbirinden Güzel Charles Bukowski Sözlerini Okudunuz,  Ayrıca Sizler de Sitemize Katkıda Bulunmak İstiyorsanız; Yorum Bölümüne Bildiğiniz özlü ve anlamlı Charles Bukowski Sözlerini Yazabilirsiniz.
Charles Bukowski Sözleri, Charles Bukowski Alıntıları, Charles Bukowski Özlü Sözleri, Charles Bukowski Anlamlı Sözleri ,Şairler ve Sözleri, Şairler ve Alıntıları